Kanadı kırık baba

Soğuktu ellerim. Ellerimin içindeki küçücük elleri hava almamacasına kilitledim. Ben üşümüyordum. Donmuştum belki de hissetmiyordum. Hissettiğim tek şey acıydı. İçimde bir yerlerde akan vücut sıvım sanki beni zehirliyordu.Yavaş yavaş ölüyordum. Göz bebeğim kollarımın arasında soğuktan mı yoksa benim sımsıkı saran kollarımdan mı böyle kaskatı kesilmişti bilemiyordum. Ben onun güneşiydim. Neden şimdi güneş olup üzerine doğamadım. Neden buzları eritip sımsıcak saramadım. Babalık öyle kolay değildi. Belin bükülmeyecek, yüzün hep gülecek. Sana güvenen elleri hiç boş çevirmeyecek. Benim belim büküldü kalbim en büyük acıyı gördü. İçimdeki akan sular beni bir daha yeşertemez artık. Geçtiği yerleri besleyemez. İçim kurudu yüzüm soldu benim. Kanadım kırıldı ciğerimin köşesi gitti benim. Baba baba diyen yavrumun güvendiği dağlara kar yağdı benim. Hayattaki en güzel sıfatım düştü benim. Erkekler ağlamaz babalar hiç ağlamaz. Babalık sıfatım düştü ya, hiç bir kimlik beni bağlamaz da bu gözlerim neden ağlamaz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir